Erdoğan’ın 6,5 Milyarlık Ağaç Bayramı Ne Değildir?

Cumhurbaşkanı Erdoğan çok ciddi edayla yaptığı birçok açıklaması şaşkına çeviriyor bazen milletimizi.

Ama bazen de öyle açıklamalar yapıyor ki, Türk milletinin nazarında yüce bir makam olan Cumhurbaşkanlığı Makamına hürmetsizlik etmemek, kurumsal şanına, itibarına zerre miktarınca bir şey olmasın diye “AK Partili Cumhurbaşkanı diyor ki…” demek zorunda kalıyoruz.

Geçtiğimiz günlerde; “AK Partili Cumhurbaşkanı diyor ki..” dedirtecek söylemlerinden birini daha yaptı AK Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan; ‘’Son 21 yılda Türkiye’de toplam 6 milyar 572 milyon fidanı toprakla buluşturarak, bu alanda kırılması zor bir rekora imza atmıştır’’ ifadelerini kullandı.

Bu ifadeleri ilk duyduğumuzda her halde yanlışlıkla rakamların sonuna bir sıfır fazla yazmışlar diye düşündük. Ancak yazı ile “altı buçuk milyar” ifadesini önüne koymuşlar meğer..

Akbelen Ormanlarındaki maden sahası açma gerekçesiyle yapılan ağaç katliamı hala gündemdeki yerini koruyorken, bunun da etkisiyle tartışmalar da alevleniverdi…

Herkes Erdoğan’ın açıkladığı sayıyla alakalı bir şeyler söylüyor.

Kimi, Akbelen ormanlarında kesilen ağacın Türkiye’deki ormanlara oranı üzerinden… Kimi Türkiye yüzölçümü hesabı üzerinden… Kimi; zaman, saat, dakika hesabı üzerinden… Kimisi de fidanların başına gelenler üzerinden bir şeyler söylüyor ve yazıp çizmeye devam ediyorlar. Hatta vatanseverlik, vatan hainliği, Erdoğan ve AK Parti düşmanlığı üzerinden nice polemikler bile yapılıyor

Birkaç gün önce WhatsApp gruplarında matematiksel hesap üzerinden bunun mümkün olamayacağı üzerinden ben de görüşlerimi yazdım. Baktım ki “mezurayla mı ölçtün?”, “Ağaçları dronla mı saydın?”, “Biz Türk’üz daha fazlasını dikmesini de biliriz!” vb. daha nice yapılan yorumlar öyle garip ve ukalaca ki, anladım ki, en aklı başında olanı bile bu yolla ikna etmek boşunaymış. Hatta; “Neden olmasın!! Yaparız Allah’ın izniyle!!” diye Allah’ı bile alet etmekten çekinmeyenler de çıkıverdi.

Siz siz olun aynı duruma düşmemek için bu yollarla iknaya asla çalışmayın. Bu yolla ikna etmeye devam ederseniz, bu sefer de konu kendinizi ispat etmeye dönüşür, boşuna didinir durursunuz. Sonuçta nafile çaba olur, yorulur ve sinirlenirsiniz. Çünkü Türk milletinin her beş kişisinden neredeyse dördünün matematiksel/sayısal kabiliyeti yeterli olmayıp sözel/mantık zekası biraz daha iyidir. Hoş son zamanlar da ondada biraz gerileme olsa da elimizdeki olan malzeme şimdilik bu.

O zaman mevzuyu abartılı fidan sayısını verenlerin buradan ne hedeflemiş olabileceklerini sözel yolla, basit olarak anlatalım;

AK Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın; “‘Son 21 yılda Türkiye’de toplam 6 milyar 572 milyon fidanı toprakla buluşturduk. Rekor kırdık” sözlerini işittiğimde Aziz Nesin’in “Ağaç Bayramı” hikayesini hatırlayıverdim. Onun için size aktarmak isterim.

Neden mi?

Hikâyenin son paragraflarındaki bahsi size aktarayım ki neden bu hikâyeyi paylaştığım daha iyi anlaşılsın o zaman.

Aynen o bahsi aktarıyorum;

“- En sonunda bu Hüsnü Bey istifa edip, baba yurdudur diye buraya geliyor. Yüz keçi sürüsü olsa, bu herif kadar orman telef edemez. Buraya gelmiş ama tarla yok, toprak yok. Bizim memleketin her yanı orman. Durup dururkene bir Ağaç Bayramı’dır tutturdu. Bura gazetelerinde yazılar yazar, nutuklar verir. Derken bu Ağaç Bayramı’nı yaydı, Ağaç Bayramı olunca millet ormanlara dökülür, ağaçları kökler, söker, getirir, Yamrıbatak’a diker, Bidaha kimse dönüp ardına bakmaz. Şu benim diktiğim ağaç ne oldu, demez. Ağaç dediğin ya bakım ister yada uygun toprak ister. Her yıl binlerce ağaç dikilir, haftasına kurur!
Burayacak onu dinledikten sonra,
– Neden böyle yapıyor? dedim.
– Hüsnü Bey, ormana düşman… Keçi, onun yanında melaike!
– Boşu boşuna düşmanlık olur mu?
– Kim demiş boşuna diye… O gördüğün dazlak tepeler hep ormandı. Her Ağaç Bayramı’nda ordan ağaçları, “Hadi gayret vatandaşlar!” diye söktürüp Yamrıbatak’a diktirdi. Ağaçsız tepeleri tarla yapıp üzerine oturdu. Kanunda yeri varmış. Kullanışsız araziyi imar ettin mi senin olurmuş. İmar ede ede tepelerin tapusunu aldı. Ormanı söktürtüp kendini imar ediyor!
– Peki neden önlemiyorsunuz? Yazık değil mi ormanlara?
– Canım, kim önleyecek? Herif memlekette bir güzel âdet icat etmiş. Ağaç Bayramı’ndan kimsenin bir şikâyeti yok ki… O sayede beşon dönüm tarlamız da bizim oldu. Bizim şikâyetimiz Ağaç Bayramı’ndan değil Hüsnü Bey’den. Memlekette dağ tepe bırakmadı, hepsini zapt etti!!…” (Bahse konu alıntı burada bitiyor)

Velhasıl; ekâbirlerin sık sık çıkıp şu kadar fidan/ağaç diktik diye nutuklar kelam etmelerinin altında yatan sebep şimdi çok daha iyi anlaşıldı sanırım.

Ancak günümüzde orman vasfı kaybettirilen alanlar tarlaya dönüştürülüp tahıl ürünleri yetiştirilecek olsa bir nebzede olsa kötünün iyisi diye görüp “eh olsun bakalım” deriz. Ama ne hikmetse bırakın tahılla yada fidanla tekrar buluşturmayı, çok geçmeden betonla buluşturuyorlar…

Erdoğan’ın 6,5 milyarlık ağaç bayramının ne olmadığı konusuna cevaplar bulmanıza yardımcı olabildiysem ne mutlu bana…

***

Sadi ÖZGÜL

Yazar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir