Meclis’te hiç bir şey olmasa bile çok acayip bir şeyler oldu.
Daha önce Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından iki kez iptal edilen “güvenlikçi” bir kanun teklifinin tekrar yasalaşması için meclise getirilmesi ile çok acayip gelişmeler yaşandı ve yaşanmaya da devam ediyor.
Daha önce de Anayasaya aykırılığı sebebiyle AYM tarafından iki kez iptal edilen, “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu” tekrar yasalaşması için meclise teklif getirilmesine; “Anayasaya açıkça aykırı maddeler içeriyor ve fişlemeyi yasal hale getiriyor” diye itiraz eden muhalefetin oylarıyla reddedilmiş.
Bu durum karşısında AK Parti ve MHP’nin grup başkan vekilleri ise tepki göstermekle kalmamış, (kimilerine göre; “Anayasaya aykırı olduğunu bile bile”) Meclis başkanlığına içtüzüğe aykırılık ve usulsüzlük iddiasıyla itiraz etmişler. Bunların hepsi siyasi kısır tartışmalar ve polemiklerdir.
Burada asıl konu, iktidar partisinin Meclise getirdiği bir yasa teklifi ilk kez neden reddedildiğinin sebep ve sonuçlarını irdelemek gerekir. Bunun içinde önce bazı sorulara cevap bulmamız gerekliliğidir.
Önce sorulması gereken en önemli sorular şunlar?
- Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile bu işi halledebilmeleri mümkün iken sonucun böyle çıkmasını planlayarak mı meclise getirdiler?
- Bu kanun teklifinin görüşüleceğini bilmelerine rağmen, güvenlik soruşturması kanunun çıkmasını istemeyen, korkuları olan milletvekilleri mi var ki, oylamaya katılmadılar !?
- Bu kanunun RET edilmesi için AK Partili ve MHP’li vekillerde dolaylı destek vermiş olabilirler mi?
İtiraz kabul edilmezse şunlar olacak;
– TBMM İçtüzüğü’nün 76. maddesinde, TBMM’de kabul edilmeyen düzenlemeler için, “TBMM tarafından reddedilmiş olan kanun tasarı veya teklifleri, ret tarihinden itibaren bir tam yıl geçmedikçe TBMM’’nin aynı yasama dönemi içinde yeniden verilemez” hükmü gereğince üzerinden 1 yıl geçmeden yeniden Meclise getirilemez.
İzahı olmayan hatta karışık olan böyle işlerin mizahı da olacağına göre biraz mizah ve sonrasında gerçeğe dönerek konuyu sonlandırayım artık.
Cumhur ittifakının partileri “Güvenlik Soruşturması” kanun teklifine RET oyu veren muhalefete; “ülke güvenliğini tehlikeye düşürdüler” suçlamasıyla yaygara çıkarıp, sonrasında da RET’çi partilerinin kapatılması istemiyle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığını göreve çağırmak isteyebilirler mi?
– AYM istedikleri kararı vermediler diye tamamen kapatılmasını isteyen siyasiler varken neden olmasın…
Gerçeğe dönersek;
Güvenlik soruşturması terör örgütleri üyelerinin ve kriptoların devlete sızmasını önlemek için olmalı. Ancak bu soruşturma adil olarak yapılıp iktidardaki partilerin muhalifleri fişlemeye ve partizan kadrolaşması aracı haline dönüştürülmemelidir.
Velhasılı kelam;
Ülke güvenliğini gerçekte kimin/kimlerin tehlikeye düşürmek istediğini izleyip göreceğiz…
Vesselam.
Sadi ÖZGÜL