Ekonominin Düzelmesine Engel Ekonomistler mi, Hocaefendiler mi?

Mahfi Eğilmez gibi düşünen birçok ekonomist, sadece olan rakamsal durumları verirler.

Ama ekonomideki bu vahim durumlara sebebiyet veren, Borca Dayalı ve Faizli Para Sistemine hiçbir itirazları yoktur.

“Borçlanmadan olmaz” sakızını çiğner dururlar!

Çünkü ona/onlara göre “borçlanmadan ekonomi olmaz. Borçlanmadan halk tasarruf oluşturamaz. Borçlanmadan yatırımcı yatırım yapamaz. Borçlanmadan…” der dururlar. Tabi borç denince akla hemen FAİZ gelecektir. Bu söylemleriyle aslında borç üzerinden kendilerinin faizci ekonomiyi savunduklarını itiraf ediyorlar zaten. Dolayısı ile faizsiz ekonomi olmaz ilkesi bu ekonomici’lerin dini imanıdır.

Tabi burada sebep sonuç ilişkisi içerisinde, faizin nedenin enflasyon olmadığını aksine enflasyonun nedeninin faiz olduğu gerçeğini kabul ettikleri taktirde, temel faizci kabul ettikleri tüm bilgilerini ve söylemlerini reddetmelerine geleceklerini gayet iyi biliyorlar. İşte o zaman biz ne işe yararız sendromuna düşeceklerinden korkuyorlar.

Şunu çok rahatlıkla görüyoruz!
Konuşmalarında ve yazdıkları yazılarında asla kesin çözüm önerileri yoktur. Bunun nedeni savundukları fikirleri ezberci, taklitçi ve öğretilmiş çaresizlik içindeki kafa yapıları ile aynı faizcilerin havuzuna hizmet etmesindendir. Ekonomik bağımlılığımızın bu fikirleri içinde sürdürülmesinin yeterli olduğunu ima ederler.

Kendi yerli ve milli kalkınmamızın, kendi iktisadi fikirlerimizin geliştirilmesinin olacak şey olmadığını, taklitçi zihniyet ile“dünyada bunun bir eşi benzeri yok” diyerek, bu minvaldeki çalışmaları engelleyici, hafife alıcı ve alaycı söylemlerde bulunurlar.

İsterler ki; insanlığı sömürü odaklı tasarlanmış ortodoks ekonomi sistemini eleştiren sorular değilde, ortodoks ekonomi sistemi öğrenmek isteyenler sorular sorsunlar. Sosyal Medya üzerinden en ufak bir itiraz ettiğinizde hemen sizi engellerler.

Türkiye’nin büyük ekonomik sorunları vardır.

Ama en büyük sorun ise batıda okumuş ekonomistlerdir. Batıda okumuş ekonomistlerden ülkeye fayda sağlamaz. Onlar batının ortodoks finans sisteminin Türkiye şubesi gibidirler.

Çünkü, onların çökmeye mahkum BORÇ-FAİZ-BORÇ temelli fikirleri Türkiye’deki ekonomik sistemin çöküşünü hızlandırmaktan bir şeye yaramaz bu saatten sonra.

Zaten batının istediği bu değil mi?
Ekonomisi çökmüş, işsiz, aşsız bırakılmış ve borca esir edilerek köle durumuna düşmüş Türkiye görmek isterler.

Mahfi Eğilmez’e ve onun gibi düşünen diğer ekonomistlere tavsiyemiz, bundan sonra ekonomiyi tamamen unutsunlar ve torunlarıyla vakit geçirsinler, organik domates ve organik salatalık yetiştirsinler. Bunu yapmaları ülkemiz açısından hayırlı bir iş olur ve belki de ekonomiyle ilgilenmeyi bıraktıkları için hayır dua bile alırlar.

Meydan bu ortodoks ekonomistlerle olsaydı onları belki düzeltebilirdik.

Kendini Muhafazakar İslamcı olarak niteleyenler Faiz ve Ekonomi hakkında ne düşünüyorlar?

Sakalımızı ve bıyımızı nasıl keseceğimize dair yüzlerce kitap yazılmış. Misvak kullanmanın önemine dair 300 tane kitap yazılmış. Ama faizle iştigal etmenin Allah ve Elçisiyle harp etmek olduğu Kur’an da [Bakara:279] açıkça; “Eğer bu fâizle iştigal etmeye devam ederseniz, Allah ve peygamberinin sizinle harp halinde olduğunuzu bilin” uyarısına rağmen faizle nasıl mücadele edilmesi gerektiğini anlatan temel kitap kaynak kitap yazma safhasına bile gelinememiştir.

Çünkü günümüzde İslam alimi diye bilinen şöhretli prof hocalarının, müderrislerin ve hocaefendi’lerin büyük çoğunluğunun matematik ve mantık ilminden yoksundurlar. İkiyüz elli sene öncenin şartlarına göre yazılan ve faize yüzeysel olarak değinen yazma eserlere bakarak fetva/görüş beyan ettikleri için gerçek Faiz’in ne olduğunu ve nasıl oluştuğunu bile bilmemektedirler.

Bunu endişe verici duruma müdahale etmeyip, savsakladıkları sürece, Müslümanlardan Allah ve Peygamberi Hz. Muhammed ile harp eden Faizcilerin ordusuna çok daha fazla kişinin asker olacağını idrak edemiyorlar mı? Yoksa siyasilerle sürtüşmek istememek için mi geriden durarak bu harbi seyrediyorlar?

Allahın hükmünce; bu harbi kenardan seyretmeye devam ettikleri sürece, kaybedenler kendileri olacaktır. Kendilerini de hesap gününde kimse kurtaramayacaktır.

Gerçek faizin ne olduğunu anlatmak için 3-4 kez ulaşmaya çalıştığımız, cep telefonlarına mesaj attığımız (size döneceğim deyip dönmeyen) şöhretli hocalar ve Hocaefendiler gerçek faizin anlattıkları gibi olmadığı gerçeğiyle yüzleşmekten korktukları kadar Allah’tan korksalardı, faiz düzeni bir anda yıkılmıştı.

Faiz düzenin yıkılmasındaki en büyük engel ortodoks ekonomistler ve hoca efendi kılıklı ilahiyatçılardır!

Vesselam[s.ö]
Sadi ÖZGÜL

Yazar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir