Nükleer Radyasyon Tehlikesi Koca Bir Yalan(mı)!?

Hiroşima’dan başlayalım mı?

Resmi tarihten bildiklerimiz, ll Dünya Savaşının sonunda Japonya’nın iki şehrine atom bombası atılmıştı. Bu fotoğraflar ‘atom’ bombası atılan iki kentinden biri olan Hiroşima’ya ait. Fotoğraflarda Hiroşima’nın ‘atom’ bombasından önce ve sonraki haline bakıyoruz.

Sanki normal bombardımandan farkı yok değil mi?

Şimdide Gelelim Hibakuşa’lara, yani ‘atom’ bombaları patladığı anda Hiroşima ve Nagazaki’de bulunup hayatta kalan insanlara.

Wikipedia’dan: “Japon hükümeti yaklaşık 650.000 kişiyi Hibakuşa olarak tanıdı. 31 Mart 2022 itibariyle, çoğu Japonya’da olmak üzere 118.935 kişi(!) hayattaydı.”

Japonya hükümeti bunların yaklaşık % 1’inin radyasyon kaynaklı hastalıklara sahip olduğunu kabul ediyor (aşıların verdiği zararı örtbas etmek için kayda ‘radyasyona maruz kalma’ olarak geçtiklerine adım gibi eminim!*).

Hibakusha ve çocukları, evlilik veya iş arayışı söz konusu olduğunda şiddetli ayrımcılığa uğramaktalardı (ve hala da) halkın, radyasyon hastalığının sonuçları konusundaki cehaleti nedeniyle, çoğu insan bunun kalıtsal/irsi ve hatta bulaşıcı olduğuna inanmakta ısrarcı.

Hem de, Hiroşima ve Nagazaki’de kullanılan nükleer silahlardan kurtulanlardan doğan veya daha sonraki gebeliklerden doğan çocuklar arasında istatistiksel olarak kanıtlanabilir bir doğum kusuru/doğuştan malformasyon artışı bulunmamasına rağmen…

‘Peki ya Çernobil?’, diye soranları duyacak gibiyim…

Yasaklı bölgeden gitmeyenler hakkında bir belgesel ekliyorum . Görüntüler bile yeter. İnanmayanlar, atlayıp Çernobil’e gider, santralde çalışanlar dahil, yerlileri ve doğayı gözlemleyebilirler.

Videoyu izlemek için TIKLAYINIZ…

Ayıca, nükleer silahların var olmadığını, olmasının imkansız olduğunu kanıtlarıyla ortaya koyan bir kitapta var. Kitabın adı; “Ölüm Nesnesi Nükleer Silah Aldatmacasını Havaya Uçurmak”. Hiroşima analizinin de yapıldığı bu kitabın yazarı, uygulamalı matematik ve istatistik profesörü Akio Nakatani’dir. Neden 70+ yıldır atom bombası kullanma tehditlerinin havada uçuştuğu, ama bir türlü kullanılmadığıyla ilgili tahminimi bilimsel olarak açıklamış. Tabi kitabın İngilizce pdf metnine ulaşmakta mümkün. (Ulaşmak için Tıklayınız…)

“Atom Bombasının Yıkıcı Etkilerini Onaylayacaksınız”

Eylül 1945’te Japonya’ya Müttefik Kuvvetler Başkomutanı, Halk Sağlığı ve Refahı Bölümü, Genel Karargâh Şefi olarak atanmış Albay Crawford F. Sams, 1979 yılında yapılmış bir söyleşide Hiroşima saldırısı hakkında anlattıklarından:

“…Talimat Mektubunun konusu şuydu: “Atom bombasının yıkıcı etkisini oynayacaksınız. Tamam mı?” Bu sefer süreyi ve tarihi belirleyen kişi bendim. Hiroşima’da bulunmuş ve altı ay içinde ölen herkes, bisikletin altında ezilmiş olsa bile, atom bombasının etkisinden ölmüş sayılacaktı…”* Crawford F. Sams.

Daha fazla bilgi için Tıklayınız…

Bu şahıs, Eylül 1945’te Japonya’ya atanır atanmaz işe, aşı programı oluşturmakla başlamış… Bisiklet travmasını bile, bombanın etkisi olarak kayda geçirilmesi talimatı veren yetkili, aşıların verdiği zararı da ‘radyasyon kaynaklı’ kaydettirmiş olabilir.

Peki öyleyse, atılan ne bombasıydı?
Nükleer radyasyon diye bir şey gerçekten de var mı?

AFAG MİR

***

Yorumcalar’ın okuyucularımıza tavsiyesi…

Yazar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir