Diyanetin Çuvaldızı

Çin, 1 roketle 7 uyduyu yörüngeye yerleştirdiğini açıkladığı günlerde; şimdilik 10.5 katrilyonluk bütçesi 150.000 personeli olan Diyanet İşleri, “Youtuberlar ahirette tespit edilecek” ve “Retweet kul hakkıdır” gibi açıklamalar yapıyordu..

Açıklamanın tam metnini okuyunca, “kul hakkı” konusunda kısmen haklılar diyebiliriz. Ancak, Diyanet “önce iğneyi kendine, sonra çuvaldızı başkasına batır” özeleştiri ilkesini yine unutmuş sanki

Tarikat yurtlarında din eğitimi veriyoruz yalanıyla, sabi, sübyana, çoluk, çocuğa tecavüz edilirken;

  • DİYANET tek bir açıklama yaptı mı?
  • Cuma hutbesine tek cümle yazdı mı?
  • Tarikat yurdunda çocuklara tecavüz edilirken ve yanarken bu cinayetlere neden hala sessiz Diyanet?
  • Bu ve benzeri kötülüklerin olduğu dönemde ne yaptı Diyanet?

Hz.Peygamber’in “Müslüman kardeşinizin gizli ayıbını araştırmayın, gizli kusurlarını örtün” hadisi şerîfini, siyasi amaçları uğruna devşirerek, cuma camilerinde ki vaazlarda ve hutbelerde ısrarla okuttular yandaş memur imamlarına.

‘Ey cemaat, tarikat yurtlarında ki aleni kötülüklerden olan tecavüzleri, yolsuzlukları ve cinayetleri konuşmayın, ses çıkarmayın, itiraz etmeyin, yorum yapmayın, görmezden gelin ve unutun’ denilmek istendi. Hatta bu kusurları örtenler ile, örtülmesi gerektiğini tavsiye edenleri de, Cennette Hz. Peygambere komşu olmakla müjdelediler neredeyse.

Şimdi Diyanete şunları soralım;

  • Milli Piyango, at yarışları ve diğer şans oyunlarından pay alan Diyanet çalışanlarının bu aldıkları maaşları helal midir?
  • Tütün ve alkollü içkilerden alınan vergilerle o elde edilen devlet gelirlerinden aldıkları maaşları helal mi?
  • Genel evlerden (yasal zina evleri) gelen vergilerle elde edilen devlet gelirinden aldıkları maaşları helal mi?
  • Faizli bir ekonomik düzende din işlerini “yürütürüken” aldıkları maaşlar helal mi?

Önce bunları sorgulasınlar.

Diyanetin bu ayıpları, kusurları ve daha niceleri ortadayken, kendi evini temizlemek için kafa yormak yerine, şimdi kalkıp yorum yapıp kafa patlattıkları konuya bakın hele.

Halk nezdinde iyice itibarını kaybeden Diyanetin samimiyetine inananların aklını kuşa taksan ters uçar!

Şimdi daha iyi anladınız mı; Muhafazakar Demokratların, İslam dinini ve Müslümanları ne hale getirdiklerini.

Vesselam[s.ö]
Sadi ÖZGÜL

Yazar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir