Müslümanların Kadir Gecesi kutsalına saygısızlık eden Pegasus çalışanlarına gerekli tepki gösterildi. Sonrasında ise işvereni işten çıkardı.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı da konuyla ilgili harekete geçti. Savcılık, Pegasus çalışanları hakkında Kadir Gecesi’nde Pendik ilçesinde yapmış oldukları paylaşım nedeniyle 28 Nisan günü ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçundan soruşturma başlattı.
İnanmayabilirsin, içki içebilirsin, sevmeyebilirsin, ancak saygısızlık yapmayacaksın. O paylaşılan resim üzerine kadir gecesi ilgili dalga geçilen “kadir gecesi özel” ve “rabbim kabul etsin” içerikleri olan yazı yazılmasaydı bu kadar tepki çekilmezdi belkide işten bile çıkarılmazlardı. Ancak olan oldu. Belki bir kişinin saçmalaması yüzünden diğerleri de güme gitti, orası da ayrı bir konu.
Şimdi gelelim asıl konuya.
- Bu gençlere gösterilen tepkinin binde biri Dünya Ulus Devlet ve Toplumlarının tüm değer yargılarına, inançlarına, kültürlerine, yaşam şekillerine, dillerine, tarihlerine, ekonomilerine savaş açan “Küreselci Çeteye” gösterildi mi?
- Bu çete insanlığın tüm değerlerine topyekün savaş açtığı halde birkaç babayiğit devlet başkanı dışında direnen karşı koyan oldu mu?
Karşı koyan liderlerin birçoğu bu dirençlerini hayatlarıyla ödediler.
Diğer kısmı ise politik ayak oyunlarıyla koltuklarından oldular.
En hafifi ise itibarsızlaştırılarak, halkın gözünden düşürülerek yalnızlaştırıldılar.
Bu Küresel çetenin projesinde Kadir Gecesi dahil insanlığın tüm dini ve milli değerlerini yerle bir etmek var. Ulus Devletlerin sosyal ve ekonomik yapısına kadar her ayrıntıyı yok etme üzerine planlarını adım adım uyguluyorlar. Hem de hepimizin gözleri önünde.
- Bizzat dinin sahibi olan yaradana ve yarattığı herşeye karşı muazzam bir nefret ve tahammülsüzlük var.
- İnsanlık için yaratılan düzene ve düzenleyicisinin sistemine karşı bir başkaldırı var.
- Güneşe, tabiata, ormana, denize, büyükbaş havana, ete, süte, tarıma, toprağa, cinsiyete, ticarete, kültüre, gelenek, göreneğe, alışkanlıklara, sosyal yapıya, milletin ruhuna ve bedenine topyekün saldırı ve işgal var.
Pandemi süreci, iklim krizi, yapay et, açlık, kıtlık projeleri, borca ve faize esir etmek, işsiz aşsız bırakmak, kısıtlamalar, tarıma, gıdaya ve tedarik zincirlerine ulaşımı kesme, filli savaşlar, sosyal medya ile toplumların yapısını, duygu ve düşüncelerini yok ederek birlik ve beraberlik ruhunu zedeleme, aile yapısını çökertme, küresel kurum vekuruluşlarla Ulus Devletlerinin yönetimini ele geçirme vs. gibi onlarca uygulamayı gözlerimizin önünde gerçekleştiriyorlar.
Bu olup bitenler Pegasus çalışanlarının saygısızlığından daha mı hafif?
“Herşey sizin sağlığınız için…” diye diye 2.5 yıldır dayattıkları uygulamalarla toplumlara sosyal, ekonomik ve psikolojik olarak verdikleri zararları on yıllar içerisinde telafi etmek bile imkansız.
Bitti mi?
Tabi ki hayır.
Pandemiden sonra “Büyük reset” (Great Reset) işini hızlandırarak sürdürüyorlar. Dine değil bizzat dinin sahibi olan Allah’a ve insanlığa karşı topyekün büyük savaşlar açmış durumdalar.
Peki bunu anlı şanlı siyasetçilerimiz, din adamlarımız, akademisyenlerimiz, bilim adamlarımız, medya, sanatçılarımız, yazar, çizerlerimiz görmüyorlar mı?
Pegasus çalışanlarının saygısızlığı bu sahte ilahlık taslayanların yanında çok ufak kalır.
Çünkü bu Küreselci satanist yapının verdiği ve bundan sonra vereceği zarar sadece bugünümüzü değil geleceğimizi de mahvedecektir.
Şimdiden yaptıkları gelecekte yapacaklarının teminatı değil mi?
Dijital kölelik sistemi hızla geliyor…
Hala akletmez misiniz?
…
Berkant Yükseltürk
