Muhafazakar Demokratlar, Mehmet Akif’i Sevmezler!

Muhafazakar Demokratların, Mehmet Akif’i seviyormuş gibi gözüktüklerine sakın aldanmayın. Aslında Mehmet Akif’ten nefret ederler, onun eserlerinden de, İstiklal Marşı’mızdan da nefret ederler.

Neden mi?

Anlatalım öyleyse…

Ülkede büyük ekonomik kriz varken, enflasyon ve işsizlik artarken, ülke borca ve faize esir edilmişken, ülke beka sorunları yaşarken, Erdoğan’ı kutuplaşma ve kimlik siyaseti ayakta tutuyor sadece…

Erdoğan’ın öğrenci andı ve İstiklal marşı odaklı son siyasi hamlesine karşı, ülkeyi düzlüğe çıkaracak politikalar üretemeyen muhalefet ise, öğrenci andı ve İstiklal marşı gibi suni gündemler üzerinden kutuplaştırmayı körükleyerek Erdoğan’a destek oluyorlar.

Yukarıda sıraladığımız ülke sorunlarını konuşmak yerine; öğrenci andı, Türkçe ezan, cami ve Atatürk konuları başta olmak üzere, dini, milli ve manevi değerler üzerinden suni gündem polemikleriyle günlerdir Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürülüyor.

Tek yaptıkları “kuşa bak” taktiği ile muhalefeti ve halkı birbirlerine tahrik etmek için ortaya sürülen, yandaş sanatçı kılıklı şarkıcılar, artistler, eski dansözler, dansöz oynatıcılar, askerlikten yırtmak için sahte çürük raporlular ve besleme yazarlara cevap yetiştirmek.

Gelelim asıl meseleye…

Muhafazakar Demokratların, Mehmet Akif’i seviyormuş gibi gözüktüklerine sakın aldanmayın!

Aslında onlar, Mehmet Akif’ten nefret ederler, onun eserlerinden de, İstiklal Marşımızdan da nefret ederler. Neden mi?
Anlatalım:

  1. Akif, İttihat ve Terakki üyesidir, Teşkilatı Mahsusacıdır.
  2. II.Abdülhamit istibdadına karşı savaşmış bir hürriyet ihtilalcisidir.

Hatta Akif, “istibdat” isimli şiirinde II.Abdülhamit’i “yıldızdaki baykuş” olarak betimler.
istiklal şairimiz, II.Abdülhamid’e sadece baykuş demekle kalmamış, Şeytan’a bile dua ettirecek kadar mel’un demiştir şu mısralarıyla…

“düşürdün milletin en kahraman evlâdını ye’se…
ne mel’unsun ki rahmetler okuttun rûh-i iblis’e.”

Muhafazakar Demokratların Akif’ten nefret etmelerinin bir diğer nedeni de, “Ya rab bu uğursuz gecenin yok mu sabahı?” isimli şiiridir. Akif bu şiirinde Allah’a şöyle sesleniyor.

“İslâm ayak altında sürünsün mü nihâyet?
Yâ Rab, bu ne hüsrandır, İlâhi, bu ne zillet?
Mazlûmu nedir ezmede, ezdirmede mânâ?
Zâlimleri adlin, hani öldürmedi hâlâ..”

Öğrenci andının Türkçülük (ırkçılık) ve içerdiğinden dolayı “şirk” içerdiğini iddia edenler, andımız dedikleri İstiklal Marşının iki mısrasındaki şu sözleri dikkatlerini çekti mi acaba?

1-) Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
2-) Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal!

Şimdi cevap verebilecekler mi acaba?
Andımızda ki, Türkçülük ırkçılık ve şirk ise, İstiklal marşındaki “ırkıma” betimlemesi necilik oluyor?

Erdoğan ile Mehmet Akif, her açıdan, apaçık karşı saflardadır. Mehmet Akif İstiklal Marşı ve İstibdat şiiri ile öğrenci andının safında olduğunu söyleyebileceğimiz gibi, Erdoğan’ın ise, yıkılıp gitmiş II.Abdülhamid’in ve Fesli Kadir’in safında olduğunu söyleyebiliriz.

Erdoğan’ın “üstadı” fesli Kadir Mısıroğlu da, Akif’e ve İstiklal Marşı’na karşı ağza alınmayacak küfürler ederek saldırıyordu senelerdir.

Irkçılık (Türkçülük) olduğunu iddia ederek öğrenci andına karşı İstiklal Marşı’nı öne süren Erdoğan, Akif’e ve İstiklal marşımıza küfretmekle kalmayıp Kurtuluş savaşı için “keşke Yunan kazansaydı” diyen, o alçak herifi geçtiğimiz yıl hastanede ziyaret etmişti.

Danıştay bağımsız kararlar verdiğine inanlarlar var hala.
AKP ve külliyenin talimatıyla kararlar veriyor. Erdoğan’da bu kararlar üzerinden siyaset yapıyor, muhalefet de bu tuzağa düşüyor.
Muhtemeldir ki, yerel seçime yakın temyiz kararı ile “öğrenci andı” okutulmayacak.

AKP sadece siyasi rant ile Kürt ve İslamcıların oyunu toplamaya çalışıyor.

Peki öyleyse, muhafazakar İslamcıların gerçek and’ı hangisi?

Erdoğan’ın icat ettiği sanılan ve içinde “Tek Millet, Tek Devlet, Tek Vatan ve Tek Bayrak” ilkelerini barındıran Rabia’dır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sanki kendi bulup ürettiği sözlermiş gibi meydanlarda kullandığı sloganların çıkış yeri Genelkurmay, çıkış tarihi ise, 28 Şubat dönemidir.

TEK MİLLET,, TEK VATAN, TEK DEVLET, TEK BAYRAK ve TEK DİL

Erdoğan, Genelkurmay’ın 28 Şubat döneminde geliştirdiği 5 ana doktrini, şimdi kendine rehber etmiş, adım adım kullanmaktadır. 

Peki TEK DİL yerine ne koyacak dersiniz?

Tabi ki “TEK ADAM”

Sonuç olarak; Muhafız İslamcıların Rabia and’ı 28 Şubat ürünü olan bir and’tır. Siz siz olun and meselesinde Muhafazakar İslamcıların yalanlarına sakın kanmayın.

Boşuna demiyoruz Mehmet Akif’ten nefret eden Muhafazakar Demokratların Partisi bir 28 Şubat ürünüdür diye…

“Made in 28 Subat”

Vesselam[s.ö]
Sadi ÖZGÜL

Yazar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir