Japonya’nın eski başbakanı Şinzo Abe, Çin’i çok ciddi bir tehdit olarak görmüştü.
Bu nedenle ABD’yle yakınlaşma siyaseti gütmüştü. Ayrıca II. Dünya Savaşı’nın bitiminde yürürlüğe giren ve Japon askeri gücünü kısıtlayan anayasa hükümlerini yok etmeyi istiyordu. Ama bunu başaramadan öldürüldü.
Japonya bireysel silahlanmanın neredeyse imkansız olduğu bir ülke.
Geçen yıldan bu yana sadece bir, 2017’den bu yana sadece 14 kişi silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Buna rağmen eski bir başbakanın silahlı saldırıda öldürülmesi oldukça düşündürücü. Güvenlik ihmali olduğu kesin. Japonya’da gerçekleşen geçmiş suikast girişimlerine bakılırsa, daha çok aşırı milliyetçilerin sosyalistleri hedef aldığı görülür. Buna karşın Şinzo Abe’nin politikaları geçmişin parametrelerine uygun değil.
Japon geleneğine pek uygun olmayan bir suikast söz konusu. Her haliyle ilginç. Geriye tek bir netice kalıyor…
- Şinzo Abe neden öldürüldü?
Ortada iki seçenek var:
Ya Japon ordusunu diriltmek istediği için öldürüldü ya da Japon ordusunun diriltilebilmesi için öldürüldü.

Hangisi olduğunu zaman gösterecek.
Şuda bir gerçek ki, II. Dünya Savaşı sonrasında kurulan küresel düzen çöküyor. Almanya 100 milyar Euro’luk fonla ordusunu yeniden ortaya çıkarıyor. Japonya’nın değişen düzenden geri kalması mümkün değil. Zincirler her yerde kırılıyor.
- Japon ordusu da güçlü bir şekilde ortaya çıkacaktır.
- Bu suikast netice olarak Japonya’nın militarizasyonunu hızlandıracak ve güçlendirecektir.
- Japonya ve ordusu güçlü bir biçimde sahneye inecektir.
- Japonya Çin’in karşısında ve ABD’nin yanında olacaktır.
Şinzo Abe’nin güvende olan bir Japonya hayal ettiği gibi…
…
Yorumcalar’dan…