Fikir ve soy milliyetçiliği günümüzde o kadar çok ete kemiğe bürünür hale geldi ki, Erdoğan’ın atadığı bakanlara Erdoğan’ın fikir soyuna hürmeten muhabbet besleniyor.
Bakanların ehil olup olmadıklarına bakılmaksızın, sırf aynı fikir soyundan geliyorlar diye hürmet görüyorlar. Muhafazakar ve İslamcı camia dışından bir bakan atansa Erdoğan’ın kitlesi atanan kişinin ehliyetine değil “icazetine” bakıyor artık.
Bunu Yahudilerin Hz. İsa’ya yaptıkları muameleye benzetebiliriz biraz. Yahudiler, Tevrat’da geleceği belirtilmiş olan kurtarıcı Mesih’in Kral Davut soyundan, yani kendi soylarından gelmesini umuyorlardı. Cenabı Allah’da Yahudilerin bu ırkçı yaklaşımını kırmak için onları ters köşe yaparak Hz. İsa’yı babasız olarak dünyaya getirip Yahudilere gönderdi. Yani bir bakıma şu mesajı vermiş oldu;
” Sizin layık görüp beklediğiniz değil, benim seçtiğim muteberdir.”
Bugün Yahudilerin bu yaklaşımının ayısını hem Saadet Partisi’nde hem de Erbakan Vakfı‘nda görüyoruz. Kendi fikir ailelerinde yer alan herkese liyakatine bakılmaksızın hürmet gösteriyorlar. Özellikle Erbakan Vakfı bu hatayı daha çok soy (kan) bağı ile yapıyor. Fatih Erbakan’ın söylemlerinin aynısını vakıflarının dışından biri ya da başka bir partiden biri çok daha önceden söylese de, vakıf üyeleri o kişiye itibar etmezler. Çünkü onların inancına göre kurtarıcı Mesih illaki kral Davut soyundan gelmeli.!
Fatih Erbakan’ın kuracağı partinin lider partisi değil fikir partisi olduğunu iddia ediyorsa, genel başkanlık için tek aday olmasın da görelim. Dahası, vakıf da görevli bir kaç kişininde onun karşısında adaylık koyduklarını da görelim ki o zaman yeni parti için; “lider partisi değil, fikir partisi” diyebilelim.
Saadet Partisi’de aynı mekanizma ile çalışıyor.
Dar bir halkanın seçimi teşkilatın seçimi olarak kabul ediliyor ve bu dar halkanın meşruluğu ve kararları Kuran’ın ışığında sorgulanmadan kabul görüyor.
O zaman şu soruyu soralım: Milli Görüş’ün Mesih’i illaki kral Davut soyundan mı gelmeli ?
…
Lider endeksi hareketler ile Fikir endeksli hareketlerin farkı;
Lidere (insana) endeskli ve çıkışlı her türlü hareketler, lider öldüğünde ya da öldürüldüğünde ölür. Fikre endeksli ve çıkışlı hareketlerde böyle değildir. Böyle yapılarda her ne kadar teknik gereklilik icabı bir lider olsa da, fikir taban tarafından tam anlaşıldığı için liderin ölmesi ya da öldürülmesi durumunda fikir ortadan kalkmıyor. Çünkü fikir sadece liderde saklı olmayıp, açık kaynaklı (open source) olduğu için aslında o harekette herkes ayrı ayrı bir liderdir.
Bir suikastçi için bu çok zor bir durumdur. Açık kaynak bir hareketin liderini öldürmek işi çözmüyor. Çünkü hareket lidere değil, fikre bağlı ortaya çıktığı için herkes bir liderdir. Yani böyle bir hareketin ortadan kaldırılabilmesi mümkün değildir.
Ortadan kaldırılması gereken hedefler çok fazladır ve kim öldürülürse yerine aynı kalibrede bir başkası geçer ve dümeni devralır yoluna devam eder.
Vesselam
Sadi Özgül