Osmanlıyı Türkler Yönetmedi!

Sultan II.Abdülhamid günümüz idarecilerine rol model olamaz ve olmamalıdır.

Neticede kaybetmiş ve koca Payitahtı teslim edip kenara çekilmiş bir sultandır. Sebepler ne olursa olsun, sonuç çöküştür.

Keşke II.Abdülhamid; faizi yasaklasaydı, yüksek faizli borç almasaydı, Duyun-u Umumiye’yi kurmasaydı, masonlara/materyalizme fırsat vermeseydi, toprak vermeseydi ve kendini hal etmeye gelenleri halletseydi.

Keşke II.Abdülhamid; Osmanlıyı Türklerle yönetseydi; Ermeniler ve Rumlar başta olmak üzere gayrimüslim tebâyı kollayıp, Türkleri ezip geçmeseydi. İşte o zaman ulu hakanımız olurdu.

Osmanlı padişahı II.Abdülhamid’in padişahlığından Osmanlıyı Türkler yönetmedi. Çünkü Abdülhamid Türkleri ezer geçerdi.

Aynı Abdülhamid, Ermeniler başta olmak üzere gayrimüslim tebâyı hep kollardı. Bunu da devletin idaresi için, önemli icra makamları olan maliyesine, hariciyesine, tarımına, madenlerine, mülkiyesine ve ayan meclisine atadıkları isimlerden görebiliriz.

Hariciye Nazırları;
• A. Karateodori Paşa (1878-1879)
• Gabriel Pasha ve Sava Paşa (1879-1880)

Hazine-i Hassa Nazırları:
• Agop Ohannes Kazazyan (1876-1891),
• Mikail Portakalyan Efendi (1891-1897),
• Ohannes Sakız Efendi (1897-1908)

Maliye Nazırı:
• Agop Ohannes Kazasyan Paşa (28-30 Ağustos 1885), (Aralık 1886 – Mart 1887) (1888-1891)

Nafia Nazırları: (Bayındırlık bakanı)
• Ohannes Çamiç Efendi (1877-1878),
• Aleksandr Karatodori Paşa (1878)
• Sava Paşa (1878-1879)

Orman ve Maadin Nazırları;
• Mavrokordato Efendi (1908-1909),
• Aristidi Paşa (1909)

Ticaret ve Ziraat Nazırları:
• Bedros Kuyumcuyan Efendi (1880)
• Gabriel Noradonkyan Efendi (1908-1909)

Ayan Üyeleri :
(Osmanlı’da merkezi yönetim ile vatandaş arasında Anadolu ve Balkanlar’da ve diğer yerlerde irtibat sağlayan önemli kişiler);
(1876)
• Antopolos Efendi Aristarki Bey,
• Daviçon Karmona Efendi,
• Musurus Paşa,
• Serviçen Efendi,
• Stoyanoviç Efendi,
• Dr. De Kastro Bey,
• Mavroyeni Paşa,
• Karatodri Paşa,
• Abraham Karakahya Paşa
(1908)
• Azaryan Efendi,
• Basarya Efendi,
• Bohor Efendi,
• Fethi Franko Bey,
• Gabriyel Noradonkyan Efendi,
• Mavrokordato Efendi,
• Mavroyeni Bey,
• Oksanti Efendi,
• Yorgiyadis Efendi,
• Aram Efendi,
• Popoviç Temko Efendi,

Babıali Hukuk Müşaviri :
• Gabriel Efendi;
Abdülhamit zamanında sürekli el üstünde tutulan bu Gabriel Efendi II. Dünya savaşı sonrası düzenlenen Paris Konferansında Ermeniler için toprak talep etmiş, Lozan Konferansına da Ermeniler adına katılmıştır…

Elçilere göz attığımızda;
• Y. Fotiades Bey ve Gobdan Efendi’nin Atina,
• Azaryan Efendi’nin Belgrad,
• E. Karatodori Efendi’nin Brüksel,
• Blak Bey’in Bükreş,
• Yanko Karaca, Misak Efendi ve Aritraki Efendi’nin Lahey,
• K. Musurus Paşa,
• Alfred Rüstem Paşa ve Antopulo Paşa’nın Londra,
• Naum Paşa’nın Paris,
• S. Musurus Bey ve Y. Fotiades Bey’in Roma,
• Nikola Gobdan Efendi’nin Sofya,
• A. Vogorides Paşa’nın Viyana,
• L. Aristarki Bey ve A. Mavroyeni Bey’in Washington’da Büyükelçi/Elçi olarak görev yaptıklarını görüyoruz.

Konsolos ve katiplikler de ise:
Türk unsurundan ziyade Ermeni ve bilhassa Rum memurlar kullanılmakta idi.

Valilik koltuklarının çoğunda da gayrimüslimler oturuyordu.

Şarkî Rumeli Valileri;
• Sava Paşa,
• Aleko Vogorides Paşa,
• Gavril Paşa Hristoiç,
• Alexandre de Battenberg,
• Ferdinand de Saxe-Cobourg et Gotha,

Sisam Beyleri;
• Mişel Gregoriyadis Bey,
• Aleksander Mavroyeni Bey,
• Yanko Vitinos Bey,
• Kostaki Karateodori Paşa,
• Yorgi Yorgiadis Efendi,
• Andrea Kopasis Efendi,

Cebelilübnan Sancağı Mutasarrıfları;
• Vasa Paşa,
• Naum Paşa,
• Yusuf Franko Paşa …
Liste uzar gider…

Bu konuda Cengiz Özakıncı’nın çok güzel bir tespiti vardır;
“Osmanlı’da Türkler ikinci sınıf vatandaş muamelesi görürdü Müslüman Türkler 8-12 yıl askerlik yapar ama Hristiyan ve Yahudiler yapmazdı. Evlenir, yuva kurar, çoğalırlar ve işine bakar zengin olurdu. 30 yaşlarında askerden gelen Müslüman Türk ise bir zamanlar mahalle arkadaşı olan yorgi’nın yanında işçi olarak başlardı”

Maliyesini, hariciyesini, tarımını, madenlerini ve de mülkiyesini Müslüman Türklere değilde, yönetsinler diye gayrimüslim tebaya bıraktığı ortaya çıkan II. Abdülhamid’i yere göğe sığdıramayıp onu ROL-MODEL olarak örnek alıp kutsayanlar bir kez daha iyice düşünmeliler.

Vesselam
Sadi ÖZGÜL

Yazar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir