Bir Yahudi kehanetine göre; “Kuzeydeki Yahudilerin İsrail topraklarına gelmesi için savaş ve karışıklığın olması lazım!”
Bir Yahudi kehanetine göre; “Kuzeydeki Yahudilerin İsrail topraklarına gelmesi için savaş ve karışıklığın olması lazım! Ayrıca Evanjelistlerde, Yahudilerde ve Şialarda Mesih’in gelmesinin hızlanması için tanrıyı kıyamete zorlamalılar. Bütün planların bu aşamada gerçekleştirilmesi için elden ne geliyorsa yapılmalıdır‼️”
Bu kehanette bahsi geçen bugünkü Kuzey Yahudileri Ukrayna Yahudileridir.
Yukarıda saydığım kehanetten çok etkilenen bazı muhafazakârlar şu soruları gündeme getiriyorlar;
- Rus konvoyu Ukrayna’da ilerliyor ama müdahale yok, neden?
- Ukrayna askerlerinin tamamı Kiev’de mi toplandı?
- Danışıklı dövüşle sistematik/planlı bir şekilde Ukrayna topraklarında yaşayan Yahudiler kitlesel olarak İsrail’e göç etmeleri için mülteci haline mi getiriliyor?”
diye soru cevap şeklinde durum değerlendirmeleri yapmaya çalışıyorlar. Bu sorulardan yapacağım çıkarımım şudur.
Bunlar BOP projesi üzerindeki bir çok komplo teorilerinin etkisinde kalıp; “Kudüs merkezli yeni dünya düzeni kuruluyor…” kolaycılığına bağlamaya çalışıyorlar mevzuyu.
Hatta aynı kesim içindeki bazı muhafazakarlarda; “Rusların tanklarla şehirde savaşamayacaklarını çok iyi bilen Ukrayna ordusu, Rus güçlerini şehre çekip şehir çatışması yapmak istiyorlar. ABD tarafından bunun için eğitildiler…” diyen stratejistleri bile var.
Olup bitenler şudur.
Ukrayna’da barış ve anlaşma ihtimali artıyor. Ukraynalılar, ABD güdümündeki NATO ve ortaklarının küresel stratejilerine figüran kurban edildiklerini anladıkça savaş iradeleri ve azimleri de yavaş yavaş kayboluyor.
Rusya’nın, Ukrayna’daki askeri stratejik tesislerini vurmasının yanında, batı sınır bölgelerindeki NATO bağlantılı üs ve havaalanlarını vurması yabancı paralı savaşçı, mühimmat ve silah ile destek veren gönüllü asker sevkiyatını da etkileyip durdurdu. Rusya da bundan istifade ederek KİEV’e doğru adım adım ilerlerken, herhangi bir kuvvetli direnmeyle karşılaşmadan yoluna devam ediyor.
Muhafazakar camianın Rusya Ukrayna melez savaşını anlamamaktaki ısrarları artık son bulmalı.
Çünkü Ukrayna konusu, Rusya amacına ulaştığı için bitmiştir.
Bundan sonra sırada Ukrayna Zelensky rejiminin, Kırım’ın Rusya’ya ait olduğunu tanıyıp NATO’dan vazgeçtiğini açıklaması olasılığı çok daha yüksektir.
Siyaset ve dış politikada 24 saatte her şey değişebileceğini göz önünde bulundurursak, Türkiye bu krizde sürdürdüğü ulusal çıkar esaslı dış politikadan asla vazgeçmemelidir. Bölge ülkeleri ile uzlaşma/uzlaştırma çabalarını devam ettirmelidir.
Kırım’ın statüsü konusunu da nihai çözüme ulaştırmada ulusal çıkar temelli politikaları da mutlaka göz ardı etmemelidir.
Ukrayna’dan İsrail’e doğru olası Yahudi göçünü engelleyici akılcı yeni politikalar ve stratejileri de mutlaka üretmelidir.
Vesselam
…
Sadi ÖZGÜL