Faiz Lobisi’nin 300 Koyunu

Köyüne dönene yetiştiricilik yapması için 300 koyun verilecek diye proje başlatmışlardı. Hatta “koyun vereceğiz, garibanın sigortası tarafımızdan ödenecek, asgari ücretten maaş bağlayacağız.” demişlerdi. Ama talep çok olunca Fakıbaba 300 koyun vaadinde geri vites yapıp, “Biz herkese 300 koyun vereceğiz demedik ki.” demeye başladı.

Tarım Bakanlığı, Kırsal Kalkınma ve KOSGEB sürekli proje, destek ve hibeden bahsederken bu kapsama alt kesimi tabi olamıyor. 300 koyun diye abartarak söyledikleri desteği yine 300 koyun kadar kredibiliteye sahip, yeri yurdu, ahırı, hayvanları otlatacak merası olan köylüye verecekler. Krediyi çarıklı köylü, milletin efendisi olsun diye değil, sadece kredi puanı yüksek olan varlıklı köylü milletin efendisi olsun diye verecekler.

Yerli ve Milli hayvan yetiştiriciliği yapmak isteyenlere teşvik/hibe vermesi gereken hükümet, üreticiyi Küresel Faiz Lobisinin kucağına itiyor.

300 koyun projesinde devlet teşviki koyuna değil, koyun satın almak için gerekli banka kredisine imiş. Yani üretici krediyi alabilirse önce dışarıdan koyun satın alacak sonra Yerli ve Milli koyununu üretecek ve satacak.

Ama bu uygulamada ülkemizde uygulanan yanlış para-kredi sistemi ile parayı Borca Dayalı Para Sistemi ile bilgisayar tuşlarına basarak havadan dijital olarak üretip karşılığı olmayan parayı, kredi diye veren %50 si yabancı küresel sermayenin para şirketi olan özel bankalar kazanacak sadece.

Belki de teşvik paketinden yararlanmada önceliğin üreticinin siyasi görüşü belirleyici olacaktır.

“Fakıbaba’nın ‘doğru Söylüyor’ dediği çoban ucuz etin formülünü sıralıyor ama bu formülü uygulamazlar. Çünkü bu formülle AKPliler para kazanamaz..” diyenler olsa da belki kısmen haklı olabilirler. Ancak 300 koyun projenin ne olduğun yada ne olmadığı konusunda eksik bir tespit. Yandaşların kazanacağını zannetmeyin onlarda kaybedecekler.

Çünkü; Mevcut ekonomimizde uygulanan küresel finans, para-kredi sistemiyle devam edildiği sürece herkese 300 koyun ile başlayan proje, ortalama 300 kişiye bir koyun haline dönüşebilir. Bu sefer kredileri ödemek için koyunlarını yok fiyatına zararına satacak çiftliklerini kapatacaklar. Sonrasında ise yiyecek et bulamayacağız. Belki de uzakdoğulular gibi protein ihtiyacı için böcek ve haşarat ları kızartıp/haşlayıp yeme durumuna düşeceğiz.

ÇÖZÜM VAR MI?
– Tabi ki var.

Mevcut ekonomimizde uygulanmasıyla tüm ekonomik olumsuzlukların ana sebebi olan Borca Dayalı Para Sistemi’nden [BDPS] tamamen vazgeçip, Borca Dayalı Olmayan Yeni Para Sistemleri geliştirip Taban Ekonomisi ile birlikte yürürlüğe sokmak için acil ekonomik reform yapılmalı. Bu yapıldığı takdirde hazinemiz dolup taşacak ve hatta fazlalık verecektir. Böylelikle Tarım Bakanlığı bırakın sıfır faizli kredi teşvikini, sorumlu olduğu tüm üretim sektörlerine geri  ödemesiz HİBE bile yapabilecek zenginliğe kavuşacaktır.

Aman bunun yolunun; ‘Muhafazakarlık ve İslamcılık’ı gerçek Müslümanlık diye tezgahtarlığını yapan, ama gerçekte ise Küresel Faiz Lobisi’nin Türkiye şubesi gibi çalışarak milleti ‘namaz kılan köleler’ haline dönüştürenlerin 300 koyun teşvik/destek tiyatrosu’na koyunun trene baktığı gibi bakmamak için, uyanık olmak ve işin arkasını iyi bilmekten geçtiğini bilseniz iyi olur.

vesselam[s.ö]

Sadi ÖZGÜL

Yazar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir